İnanç ve Düşüncelerde Dönem ve Şartların Tesiri
İnsanlar, işlerin sarpa sardığı zor dönemlerde, inançlarında sarsıntılar yaşadıkları bir gerçek. Kur'an-ı Kerim'in de parmak bastığı gibi, Allah, insana ikramda bulunduğu, nimetler verdiği zaman insan, Rabbim bana ikram etti" der; ama bir de rızkını daralttığı ve onu bir takım zorluklarla başbaşa bıraktığı zaman ise, döner, "Rabbim bana ihanet etti" diye sızlanır.
Zor dönemlerde insan, arayışa geçer; bu arayışta, bizzat kendisini sorguya çekmesi, kendi muhasebe ve murakabesini yapması gerekirken, bazen kendi değerleri hakkında şüpheye düşer, onları tenkide yönelir ve daha çok galiplerin düşüncelerine yakınlık duyar, onları araştırır. Bu araştırmasında çok defa objektif de olamaz. Mevcut şartları tek done kabul eder ve öyle yürür. Halbuki iyi bir araştırmacı, hakikatı bulmak için şartlardan tecerrüt etmesini bilmelidir. 19. asrın sonlarından itibaren, İslâm dünyasında pek çok kimsede kendi değerlerinden uzaklaşma olmuştur.
Mustafa Sabri Efendi, bir eserinde Abduh'un İslâm'ı müdafaa adına yazdıklarının okuyucu üzerinde hiç tesir bırakmadığını söyler ve ekler: "Çünkü Abduh, yazdıklarına kendisi de inanmıyordu." Bu, Mustafa Sabri efendinin değerlendirmesidir. İnanıyor muydu, inanmıyor muydu, bizim bir şey söylememiz zor."
- tarihinde hazırlandı.