Keşif ve Keramet Ne Kadar Önemli?

Allah, bir insanın gözünü bir an için veya devamlı olarak açabilir. Bütün bu kabullere rağmen, insanın kendinden bir şeyler vehmetmesi çok tehlikelidir. İnsan için, en büyük makam kulluk makamıdır. Bu da, tevazu, mahviyet ve hacâlete, yani insanın kendisini hiç görmesine, herkesten daha küçük olduğuna inanmasına dayanır. Düz insan olmak, hiçbir iddia taşımamak çok önemlidir. Geçende bir arkadaş, burada bir zatı gördüğünden bahsetti; daha sonra bir başkası, başka birini gördüğünü söyledi. Yani, bir müşahededen söz ettiler. Bu, olabilir; Allah, bir insanın gözünü bir an için veya devamlı olarak açabilir. Bütün bu kabullere rağmen, insanın kendinde bir şeyler vehmetmesi çok tehlikelidir.

İkinci olarak, bu türden İlâhî mevhibeleri ve Allah ile arasında sır olarak saklanması gereken halleri, bir torbanın bağını çözüp, içindekileri ortaya saçmak şeklinde fâş etmek yanlıştır ve o türden mevhibelerin ebediyen kesilmesine sebebiyet verebilir. Ayrıca insan, hallüsinasyon görüyor olabilir; şuur-altı müktesebatı temessül edebilir veya Cenab-ı Allah, – Allah korusun – istidraca maruz bırakabilir. Bu bakımdan, önemli olan istikamettir; yani, Kur'an ve Sünnet üzere yaşamaktır. Öyle insanlar vardır ki bir ömür boyu, gönül verdiği gayeden hiç sapmamış, hep hizmet etmiş, fakat hiçbir iddia taşımamışlardır. Bunların yarı meczup denebilecek, itimat ettiği bazı insanlar vardır, bir istihare gerekse onlara yaptırır, onlardan dua ister, kendilerinde hiçbir şey vehmetmezler.

Mevzu, meczuplardan açıldı. Edirne'de, Kırklareli'de görev yaparken, böyle dinine de bağlı meczup biri vardı. Zaman zaman bir hale girer, bir şey görmüş gibi davranırdı. Ben de, onun o haline saygı gösterirdim. Bir defasında beraber otururken, yine değişti, gözlerini bir noktaya dikti; ben de toparlandım. Geldiler" dedi. "Kim geldiler?" diye sordum: "Kutup geldi" dedi, ama Kutbun kim olduğunu söylemedi. Sonra, "Bediüzzaman geldi, Süleyman efendi geldi" dedi. "Bunlar böyle geldiğine göre, muhakkak bir mesajları olmalı?" dedim. "Evet" diye cevapladı ve ilâve etti: "Vazifeye devam!" İşte bize düşen, hiçbir beklentiye ve iddiaya girmeden, kulluk yolunda vazifeye devamdır."