En Büyük Musibet
Risalelerde, "Asıl ve muzır musibet, dine gelen musibettir. Musibet-i diniyeden her vakit dergâh-ı İlâhiyeye iltica etmek gerektir." deniliyor. Bir musibetin dine dair olup olmadığı nasıl anlaşılır; bunun ölçüleri var mıdır? Musibet-i diniyeden Allah’a sığınmak ne suretle olur?
- Madem bu dünya dâr-ı hizmettir ve mahall-i ubudiyettir; hastalıklar ve musibetler, dinî olmamak ve sabretmek şartıyla, o hizmete ve o ubudiyete çok muvafık gelir ve kuvvet verir. Dinî olmayan musibetler, hakikat noktasında musibet değildir; İlâhî birer ihtardır, birer ikazdır ve bir kısım günahlara keffârettir. (00.45)
- Sığ vicdanların sadece şahsî ve ailevî hayatlarıyla alâkalı ızdırapları ve mutlulukları vardır; onların sevinçleri de kederleri de dardır. Engin vicdanlar ise, millet çapındaki bela ve musibetleri de şahsî birer afet gibi derinden duyarlar. (04.42)
- İnsanların yıkıcı fikirlere karşı açık olmaları ve zihinlerini imanı zedeleyen şüphelerle doldurmaları da dine gelen musibetlerdendir. (05.08)
- Kurdun gövdenin içine girdiği bir dönem... (06.22)
- Hazret-i Eyyub Aleyhisselâmın yaraları, kısacık dünya hayatını tehdit ediyordu. Bizim mânevî yaralarımız ise, pek uzun olan ebedî hayatımızı tehdit ediyor. (09.00)
- Allah, müslümanları karşı tarafın güç ve kuvvetiyle değil, kendi uhrevî münasebetlerinin zayıflığıyla mağlup eder. (10.05)
- Maalesef, çok laubaliyiz; imanın kadr ü kıymetini bilmiyoruz. Eskiler, imanlarının gideceğinden korkarlarmış; ben şimdi kimsede o korkuyu görmüyorum. "Allahım bahtına düştüm; ne olur, kurban olayım; beni elli defa öldür, fakat imanımın bir zerresini dahi zayi ettirme!.." diye feryad eden bir insana rastlamadım. (13.30)
- Bir kere daha silkinip kendimiz olma, imanımızı yenileme ve Allah’la münasebetimizi gözden geçirme mecburiyetindeyiz. (16.00)
- Kitaplar kalbde heyecan uyarıyorsa bir kıymeti haizdir. Kitapları da yakasım geliyor; fakat, bir Ferdinand olmak istemem. Yoksa, bugün kitaplar sadece bencillik aşılıyor, egoyu büyütüyor ve gevezelik yapma heyecanını tetikliyor. (18.00)
- Müslümanlık şekil ve suret değildir; o manadır, özdür ve doyma bilmeyen bir hisle derinlere dalmaktır. (20.08)
- Bu günlerde şu duayı çokça okumak lazım: (20.52)
رَبَّنَا اٰتِنَا مِنْ لَدُنْكَ رَحْمَةً وَهَيِّءْ لَنَا مِنْ أَمْرِنَا رَشَداً
اِجْعَلْ لَنَا مِنْ أَمْرِنَا فَرَجًا وَمَخْرَجًا
"Rabbimiz! Katından bir rahmet ver, şu dâvamızda bize doğruluk ve muvaffakiyet ihsan eyle! (İçi kin ve nefretle dolu zâlimlerin küstahlaştıkça daha bir küstahlaştığı şu talî’siz günlerde) biz aciz kullarına nezdinden bir ferec ve mahrec (çıkış yolu ve ferahlık) nasip et!.."
- tarihinde hazırlandı.