Aydınlık Dergisi'nin 26 Mart 2000 Tarihinde Yayınlanan "MGK'ya Verilen Son Fethullah Raporu" Başlıklı Yazıya Tekzip
Aydınlık dergisinin 26 Mart 2000 tarihli 662. sayısında yayınlanan 'MGK'ya verilen son Fethullah raporu' başlıklı yazıda müvekkilim Fethullah Gülen hakkında tamamen gerçeklere aykırı, mesnetsiz iddialar ortaya atılmıştır.
Öncelikle belirtmek gerekir ki, daha önce de aynı derginin müvekkilim hakkındaki iddiaları sebebiyle birçok hukuki müracaatlar yapılmış, Mahkemeler tarafından bu iddiaların gerçek dışı olduğu yönünde tekzip kararları verilmiş, Aydınlık dergisi birçok kez tazminatlara mahkum edilmiştir. Ancak dürüst ve sorumlu gazeteciliğin prensiplerinden biri olan mahkeme kararlarına saygı gösterme gereği, bu dergi tarafından yerine getirilmemiş, hukuki mecburiyete rağmen tekzip kararlarının yayınlanmasından imtina edilmiştir. İşte bu hukuka ve gazetecilik meslek ilkelerine aykırı tutuma 'MGK'ya verilen son Fethullah raporu' başlıklı hiçbir bilgi ve belgeye dayanmayan, iftiradan ibaret yazı ile yeni bir örnek oluşturulmuştur. Bu yazıda ileri sürülen iddialar ancak maksatlı kişiler tarafından ortaya atılabilecek tamamen hayal mahsulü uydurmalardır.
Müvekkilim Fethullah Gülen'in Aydınlık dergisinin iddia ettiği üzere, Türkiye Cumhuriyeti karşıtı herhangi bir yasadışı örgütle en küçük bir bağlantısının bulunması dahi düşünülemez. Çünkü Fethullah Gülen'in bütün fikirlerinin neler olduğu, tüm toplum tarafından bilinmekte ve bu fikirler anayasal hak ve özgürlükler çerçevesinde kitap, kaset vs. gibi yayınlarla kamuoyuna iletilmektedir. Yine müvekkilim tarafından yürütülen ilmi ve fikri faaliyetler de kamuoyuna açık bir biçimde gerçekleşmektedir. Bu fikri faaliyetler ise toplumda büyük bir ilgi ve kabul görmektedir. Bütün bu çalışmalarda ise, ülkemizin devleti ve milleti ile birlik ve bütünlüğü, bütün toplum kesimleri arasında diyalog ve uzlaşmanın gereği, Türkiye'nin her yönden kalkınması için müspet teklifler ve bütün insanlık için İslam'ın sevgi ve barış mesajı ortaya konmaktadır. Bütün bu uğraşlar ise hukukun mümkün kıldığı çerçevede ve yasalara uygun olarak yürütülmektedir.
Bütün bu hususlar Fethullah Gülen'in Türkiye Cumhuriyeti'nin menfaatleri ile bağdaşmayan bir oluşumla hiçbir biçimde irtibatının olamayacağını apaçık göstermekte olup; bu anayasal çerçevedeki ilmi ve fikri faaliyetlerin yasadışı oluşumlarla ilişkilendirilmesi söz konusu olamaz. Gerçek durum böyle olmasına rağmen müvekkilimin hayali raporlarla Türkiye Cumhuriyetine karşıt yasadışı örgütlenmelerle irtibatlandırılması, onun hakkındaki ideolojik nedenlerle yürütülen apaçık bir karalama ve iftira kampanyasını ortaya koymaktadır. Nitekim Fethullah Gülen, dünyada da Türkiye'de de sorunların çözümünde her türlü terör ve şiddet benzeri yöntemleri kınadığını ve bunları asla tasvip etmediğini kamuoyu önünde birçok defa açıklamıştır. Fethullah Gülen'in hukuka aykırı, hukuk kurallarını ihlal edici hiçbir davranışı vaki değildir. Bunun aksine iddialarda bulunan Aydınlık dergisinin iddialarını ispat etmesi gereğini, aksi takdirde hukuk ve kamuoyu önünde müfteri durumuna düşeceğini ve bu tür yayınlara karşı bütün hukuki yollara müracaat edileceğini duyurmak istiyoruz.
Cevap ve Düzeltme Talebinde Bulunan Vekili
- tarihinde hazırlandı.