• Anasayfa
  • Hukuk Köşesi
  • Tekzipler
  • Cumhuriyet Gazetesi'nde 1-9 Mart 2004 Tarihlerinde Hikmet Çetinkaya Tarafından Kaleme Alınan "Fethullah Gülen'in Serüveni" Başlıklı Yazı Dizisine Tekzip

Cumhuriyet Gazetesi'nde 1-9 Mart 2004 Tarihlerinde Hikmet Çetinkaya Tarafından Kaleme Alınan "Fethullah Gülen'in Serüveni" Başlıklı Yazı Dizisine Tekzip

Cumhuriyet gazetesinin 1 Mart 2004 tarihinden 9 Mart 2004 tarihine kadar olan nüshalarında, Hikmet Çetinkaya tarafından kaleme alınan 'Fethullah Gülen'in Serüveni' başlıklı bir yazı dizisine yer verilmiştir. Bu yazı dizisinde, müvekkilim Sayın Fethullah Gülen hakkında asılsız, mesnetsiz, çarpıtılmış iddia ve isnatlar ortaya atılarak gerçek dışı bir yayın yapılmış olması nedeniyle, kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi bakımından bu tekzip metninin hazırlanması gereği hasıl olmuştur.

Kamuoyunun yakından bildiği üzere, yazı dizisinde ileri sürülen iddia ve isnatlar yeni değildir. Aynı iddialar daha önce de ortaya atılmış, bu yazılar hakkında mahkemelerce çok sayıda tekzip kararları verilmiş, bu tekziplerin bir kısmı da Hikmet Çetinkaya'nın köşesinde yayımlanmıştır. Hukuk mahkemelerinde açılan davalar neticesinde bu yayınların hukuka aykırı olduğu ve kişilik haklarını ihlal ettiği tespit edilerek, davalılar birçok kez manevi tazminat ödemeye mahkûm edilmiştir. Ancak bütün yargı kararlarına rağmen aynı iddiaların bu kez bir yazı dizisi şeklinde tekrar edilmesinin objektif gazetecilikle basın ahlak ve ilkeleri ile hiçbir şekilde bağdaşmayacağı ve iyi niyet sınırları içinde kabul edilemeyeceği açıktır.

Yazı dizisinin daha birinci gününde büyük punto harflerle üst başlığa çekilerek müvekkilim aleyhinde 100'ün üzerinde dava açıldığı ileri sürülmüştür. Oysa müvekkilim hakkında, birisi olağanüstü hal döneminde birçok siyasetçi, bürokrat ve aydının yargılandığı sıkıyönetim mahkemesinde olmak üzere sadece iki dava açılmış, bu iki dava neticesinde de müvekkilim herhangi bir mahkûmiyete uğramamıştır. Kesinleşmiş bir yargı kararıyla tespit edilmiş herhangi bir suçu olmamasına rağmen, bu kocaman yalanla müvekkilime karşı kamuoyunda kuşkuyla bakılması ve toplumda kendisine karşı husumet duyulması amaçlanmıştır.

Nitekim yazının içeriğinde de Cumhuriyet gazetesinin 30 yıldır Fethullah Gülen'in peşinde olduğu, yazılanların doğru çıktığı ileri sürülerek, toplumsal bir yanılgı oluşturulmak istenmiştir. Gerçekte ise, bilinçli ve sistemli bir şekilde, haksız ve hukuka aykırı isnatlarda bulunması nedeniyle Hikmet Çetinkaya aleyhinde açtığımız davalardan müddei iddialarını ispata davet edilmiş, ancak iddia sahibi iddialarının doğruluğunu ispat edememesi nedeniyle mahkemelerce tazminata mahkûm edilmiştir. Yazarın, askeri liselerde ve polis kolejlerinde örgütlenme olduğu yönündeki iddiaları da bu cümleden olup, bu iddiaların gerçek dışı olduğu mahkemelerce tespit edilmiş ve bu yargı kararları Yargıtay tarafından da onanarak kesinleşmiştir.

Müvekkilim sorumlu bir ilim ve fikir adamı olarak, Türkiye Cumhuriyeti'nin bekası; cumhuriyet, hukuk devleti, demokrasi ve insan haklarına dayalı bir sistem çerçevesinde her yönden kalkınması ve güçlenmesi için fikirler serdetmiş, bu yöndeki çalışmaları teşvik etmiş ve desteklemiştir. İslamın birlik, beraberlik, barış, sevgi vb. ilkelerinin bütün insanlara iletilmesi için yıllarca gayret göstermiştir. Toplumumuzda farklı dinlere, mezheplere, görüşlere, siyasi partilere mensup kişilerle görüşmeler yaparak, ülkemizde hoşgörü ortamının yerleşmesi için yürüttüğü uzlaşma ve diyalog çalışmaları bütün kamuoyundan takdir ve kabul görmüştür. Bütün bu çalışmaları sırasında siyasi veya makam mevki gibi hiçbir amacı olmamış, bütün siyasi partilere eşit mesafede durmuş, hayatta sadece Allah'ın rızasını kazanmayı amaçlamıştır.

Müvekkilim anarşi ve teröre karşı büyük mücadele vermiş; Müslümanın terörist, teröristin Müslüman olamayacağını hiç çekinmeden her yerde ve her ortamda dile getirmiştir. Topluma kavga yerine barışı, çatışma yerine uzlaşmayı, düşmanlık yerine kardeşliği telkin etmiştir. Müvekkilimin bütün faaliyetleri ve eserleri ortada iken, silahlı darbeyle iktidarı ele geçireceği şeklindeki isnat, böyle bir şahsiyete yöneltilmiş en çirkin ve en insafsız iftiradır.

Muhterem Fethullah Gülen, terör ve anarşinin cehaletten kaynaklandığını; panzehirinin ise eğitim olduğunu her yerde anlatmış ve toplumumuzu eğitime ve eğitim müesseseleri kurarak devlete destek olmaya teşvik etmiştir. Müvekkilimin bütün kamuoyuna yönelik bu teşvikleri sonucunda toplumun değişik kesimlerine mensup, duyarlı işadamları tarafından birçok eğitim müesseseleri kurulmuştur. Müvekkilimin kuruluşlarına manen vesile olduğu ve bilimsel başarılarıyla dünya çapında haklı bir şöhret kazanan okulların hangisinde, ne zaman ve ne biçimde rejim karşıtı örgütlenme ya da hukuka aykırı fiiller meydana gelmiştir? Bugüne değin bu konuda tek bir yargı kararı gösterilebilir mi? Hukuk ve sağduyulu kamuoyu bütün bu sorulara gereken cevapları vermiştir. Bunun aksini iddia edip, bu iddialarını ispat edemeyenler ise gerekli cevapları hukuki zeminlerde almışlardır ve almaya da devam edeceklerdir.

Müvekkilimin laiklik, cumhuriyet, demokrasi ve Atatürk hakkındaki düşünceleri yazılarında, konuşmalarında ve faaliyetlerinde açıkça ifade edilmiş iken, laik demokratik Türkiye Cumhuriyeti'nin sona erdirilip yerine teokratik düzenin kurulacağı ve okullarda Atatürk'e düşman bir nesil yetiştirildiği yönündeki ifadeler de hiçbir mesnedi olmayan, tamamen asılsız iftiralardan ibarettir.

Sayın noter, üç nüsha olan bu ihtarnamenin bir suretinin muhataba tebliğini, tebliğ şerhli bir suretinin de tarafıma verilmesini talep ederim, saygılarımla, 20.04.2004

Fethullah Gülen Vekili
Av. Orhan Erdemli

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2024 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.