Aktüel Dergisi'nde 12 Şubat 1998 Tarihinde Yayınlanan "Hocaefendi'yi Yıkan Rapor" Başlıklı Yazıya Tekzip

Aktüel Dergisinin 12-18 Şubat 1998 tarihli nüshasında Muhterem Fethullah Gülen hakkında gerçek dışı iddialarda bulunulmuştur. Hiçbir gerçek dayanağı olmayan ve tamamiyle art niyetli saiklerle hazırlanan bu yazıda bir 'MİT' raporundan bahisle çeşitli suçlamalar ortaya atılmaktadır.

Aslında ileri sürülen bu kişilik haklarını ihlal edici iddialar, bazı kişiler tarafından sürekli gündeme getirilmiş; bunlara karşı yapılan hukuki müracaatlarda iddia sahipleri ispata davet edilmiş, ancak bu kişiler iddialarını doğrulayabilecek hiç bir kanıt bu güne değin ortaya koyamamışlardır. Bu nedenledir ki söz konusu iddialarda bulunanlar çeşitli tazminat ve cezalara mahkum olmuş, çok sayıda tekzip ise mahkeme kararlarıyla yayınlanmıştır. Ancak ne zaman Muhterem Fethullah Gülen'in ülkemizin ve insanlığın hayrına olan hoşgörü ve uzlaşma gayretleri toplumda müspet bir kabul ve yankı bulsa, bazı basın organlarında, gerçek dışılıkları mahkeme kararıyla sabit olmuş iddialar yeniden gündem konusu yapılmaktadır. İşte Aktüel dergisinde yer alan ve doğru olması mümkün olmayan sahte bir MİT raporuna dayanılarak ortaya atılan suçlamalarda basın hürriyetinin kötüye kullanılışının bir örneği olan, bu haksız tutumun bir devamı olmaktan başka bir anlam ifade edemez.

Nitekim yazıda ileri sürülen ve muhterem müvekkilimizin susurluk konusu ile ilgili olarak hazırlanan MİT raporunda adının geçtiği iddiası, susurluk olayı dolayısı ile toplanan zirveye katılan bütün siyasi liderler tarafından açıkça yalanlanmıştır. Ayrıca, bu güne değin 'Susurluk' olayı konusunda, gerek TBMM ve gerekse adli makamlar nezdinde yapılan araştırma ve soruşturmaların hiçbirinde, Muhterem Fethullah Gülen'e yönelik en küçük bir isnadda bulunulmamış, kendisi bu resmi soruşturmaların hiçbirine tanık sıfatı ile olsa dahi çağrılmamış, bilgisine başvurulmamıştır. Zaten bütün hayatı boyunca, hukuka saygılı ve meşru zeminlerde kalarak ilmi ve fikri bir faaliyet gösteren mütefekkir bir şahsiyetin, 'susurluk' ve benzeri olaylarla ilgisinin olamayacağı aşikardır. Gerçek durumun böyle olmasına karşılık, Aktüel dergisindeki yazıda, muhterem müvekkilimizin, 'Irandaki rejimi arzuladığı ve bunun için örgütlendiği' iddiasında bulunulmakta ve bununda sözde MİT raporunda yer aldığı ileri sürülmektedir.

Öncelikle belirtmeliyiz ki, dergide yayınlanan ve MİT raporu olduğu iddia edilen belgede yer alan bilgilerin hemen hiçbiri doğru değildir. Örneğin muhterem müvekkilimizin doğum tarihine ilişkin bilgi yanlış olduğu gibi, vaaz yetkisinin elinden alındığı, bir siyasi partiye mali yardımda bulunduğu gibi iddialar tamamıyla hayal ürünüdürler. Hatta Azerbaycan'a hiç gitmemiş, orada bir TV kurma çalışmalarında bulunmamıştır. Özellikle onun 'iran' tipi bir rejim arzuladığı gibi bir iddianın ortaya konması, sözkonusu yazı sahiplerinin gerçek amaçlarının Muhterem Fethullah Gülen'in hoşgörü ve uzlaşma faaliyetini karalamak olduğunu açıkça ortaya koymakta ve bu yapılırken gerçek olması mümkün olmayan bir rapor uydurularak, Devletin önemli bir kurumu haksız ve mesnetsiz suçlamaların aracı yapılmak istenmektedir. Çünkü muhterem müvekkilimiz her vesileyle yaptığı açıklamalarında, Türkiye Cumhuriyetinin insan haklarına dayalı bir hukuk devleti oluşu ile farklı düşünce ve inançların bir düşmanlık değil bir zenginlik vesilesi sayılması yönündeki fikirlerini açıkça ortaya koymuştur.

Nitekim onun, değişik dünya görüşlerine mensup kişilerin diyalog kurarak ülkemizin ve insanlığın sorunlarına barışçı çözümler aranılması yönündeki uzlaştırıcı gayretleri de bu demokrat tutumunun tabi bir sonucudur. Farklı inançların karşılıklı saygı içerisinde bir arada yaşamasını öngören düşüncelere sahip böylesine mümtaz bir şahsiyetin totaliter rejim arzusu içinde olması ise eşyanın tabiatına aykırıdır. Gerçekte ise Muhterem Fethullah Gülen'in, sevgi, kardeşlik ve birliği esas alan, hoşgörü ve uzlaşmaya dayanan fikirleri, Türkiye Cumhuriyeti Devletinin bekası için en sağlam güvenceyi teşkil etmektedir. İşte bu nedenledir ki, muhterem müvekkilimizin, hiçbir dünyevi menfaat, makam v.s. beklentisi içinde olmadan gösterdiği samimi gayretler, toplum nezdinde büyük bir kabul görmekte ve onun ülkemizde oluşturmaya çalıştığı hoşgörü ve uzlaşma iklimi, başta devletin en üst makamından olmak üzere, kamuoyunun bütün kesimlerinde samimi bir destek bulmaktadır. Durum böyle olunca, onu Türkiye Cumhuriyeti Rejiminin bir düşmanı gösterme çabası içinde olanların, gerçekte meşum amaçlar güttükleri ortaya çıkmaktadır. Bu kişileri bir kez daha, Muhterem Fethullah Gülen hakkında ileri sürdükleri 'demokratik rejim karşıtı' olduğu iddialarını ispata davet ediyor ve şu sorulara cevap bekliyoruz.

1- Muhterem Fethullah Gülen hangi eserinde, hangi konuşmasında, nerede, ne zaman, ne biçimde Türkiye Cumhuriyeti Rejiminin yıkılmasına yönelik bir söz sarfetmiş ya da bu yönde bir davranışta bulunmuştur?

2- Türkiye Cumhuriyeti Devletinin Anayasal Temellerini Yıkmaya Yönelik Örgütlenme bir suç olduğuna göre, muhterem müvekkilimiz bu konuda hukuki netice doğurucu bir işleme maruz kalmış mıdır?

3- Yazıda varlığı iddia edilen 'MIT' raporunun doğruluğunu kanıtlayabilecek bir delilleri varmı dır? 13.02.1998

Saygılarımızla.

Fethullah Gülen Vekilleri

Pin It
  • tarihinde hazırlandı.
Telif Hakkı © 2024 Fethullah Gülen Web Sitesi. Blue Dome Press. Bu sitedeki materyallerin her hakkı mahfuzdur.
fgulen.com, Fethullah Gülen Hocaefendi'nin resmî sitesidir.