Sevgide de Denge Korunmalı
Ben, arkadaş yönünden dünyanın en talihli insanlarından biri sayılırım. Benim öyle arkadaşlarım var ki, onlardan bir gün bile ayrılmaya dayanamam; alışmışımdır onlara ve değişik sebeplerle ayrılıp bulunduğum beldenin dışına gittiklerinde onları bir anne-baba, bir abi gibi özlerim. Hatta bazen memuriyet veya yatırım ve ticaretleri icabı bir yere gittiklerinde, ancak ahiret beraberliği ile teselli olmağa çalışırım.
Bir insanın kendi arkadaşlarını, böylesine ifrat derecede sevmesi, ifrat derecede onlara bağlılığı, ifrat derecede sadakati, ifrat derecede vefası güzel bir şey olsa da, her şeyde olduğu gibi, bunda da dengenin korunması lazımdır. Mesela sevdiğimiz bir insana sevgimizi ifade adına, 'Onun için İmam Gazali mi desem, İmam Rabbani mi desem..' deyip abartı ile anlatmamız kat'iyen doğru değildir. Bu tür ifadeler yakışıksız şeylerdir ve bize Rabbimizle münasebetlerimiz açısından çok şey kaybettirir. Arkadaşlarımıza karşı hüsnü zannın verdiği şeyleri büyük makamlar şeklinde ifade etmektense, o büyük makamlardan daha büyük şekilde, kardeşimiz deyip bağrımıza basmamız bence daha önemlidir. Böyle olunca o artık benim düşse de kardeşim, kalksa da kardeşim, koşsa da kardeşim, otursa da kardeşim.. bu ise tamamen sevginin aklîleştirilmesi, yani her şeyde aradığımız gibi, kardeşlikte de mantıkî bir alaka kurmak, esbabını bilerek kardeşlik tesis etme demektir.
- tarihinde hazırlandı.